Bir deniz kıyısında küçük bir balıkçı köyü varmış.Bu köyde ihtiyar bir balıkçı yaşarmış. İhtiyar Balıkçı her sabah erkenden balığa çıkar akşam olduğunda yorgun argın köyüne dönermiş. Kıyıda İhtiyar Balıkçı’yı karşılayan köyün delikanlıları ona şü soruyu sorarlarmış:
“İhtiyar Balıkçı bu gün denizde ne gördün?” İhtiyar Balıkçı yanıt verirmiş:
“Bu gün denizde bir kayanın üzerinde altın sarısı saçlarını fildişi taraklarla tarayan bir deniz kızı gördüm.”
Delikanlılar güler İhtiyar Balıkçı ile alay eder sonra oradan uzaklaşırlarmış. Ertesi gün akşam İhtiyar Balıkçı yorgun argın balıktan dönerken yine kıyıya toplanan delikanlılar İhtiyar Balıkçı’ya sorarlarmış:
“İhtiyar Balıkçı bu gün denizde ne gördün?” Balıkçı yanıtlarmış:
“Bu gün denizde bir kayanın üzerinde altın sarısı saçlarını fildişi taraklarla tarayan bir deniz kızı gördüm.”
Delikanlılar yine gülerek oradan uzaklaşırlarmış. Bu hep böyle sürer gidermiş.
İhtiyar Balıkçı yine bir gün erkenden denize açılmış . Bir süre gittikten sonra bir kayanın üzerinde altın sarısı saçlarını fildişi taraklarla tarayan bir deniz kızı görmüş. Akşam olmuş İhtiyar Balıkçı kıyıya yaklaşıp karaya çıkmış.Köyün delikanlıları her zaman olduğu gibi yine İhtiyar Balıkçı’nın çevresini alıp her zaman ki sorularını sormuşlar:
“İhtiyar Balıkçı bu gün denizde ne gördün? İhtiyar Balıkçı:
“Hiç bir şey görmedim.” demiş
“Bazen hayaller kurmak gerçekleştirmakten güzel gelebilir yada düşlediğimiz şey gerçklekleştiğinde hayal ettiğinizde bulduğunuz tadı alamayabilirsiniz bu yüzden hayal kurarken ve düşlerken dikkatli dileyin bir gün gerçek olabilir”