Marko Apostolidis , Marko paşa olarak bilinir (Doğum tarihi bilinmiyor-1888) Rum asıllı bir hekimdir.
Marko ,eğitim ve öğrenimini Yunanistan’ın meyve bahçeleri ve bağlarıyla ünlü Syros Adası’nda yaptı. Sonra, ailesi ile birlikte gittiği İstanbul’da Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane’yi (Askeri Tıbbiye) bitirdi.Çok becerikli bir hekim olduğu söylenir. Mezun olduğu yıl, cerrahi kliniği şefliğine atandı. Kısa sürede iyi bir hekim olduğunu kanıtlayarak ün kazandı ve mirliva’lığa şu anki rütbelerden tüm generalliğe daha yakın(Osmanlılar’ da sancak beylerine verilen paşalık rütbesi) yükseltilen ilk hekim oldu. 1861’de Sultan Abdülaziz’in hekimbaşılığına getirildi Kızılay’ın kurucularındandır.Padişahın övgülerine mazhar olması ile ünü tüm İstanbul’u kapladı.Marko paşa etrafında cömert,iyilik sever bir adam olarak bilirdi.Bu yüzden halktan kişileri’ de tedavi eder,sabırla şikayetlerini dinler onlardan para almazdı.Paşanın yardım severliği etrafta efsaneleştikçe çevrede yaşayan insanlar onun hem doktor, hem devletin yüksek kademesinden olduğundan her sorunu halledebileceğini düşünerek kişisel sorunlarını, insanlardan, devletten şikayetlerini’ de paşaya taşıyıp anlatmaya başlamıştır.Paşa onları sabırla dinler dinlemesine ama sorunları çözmesine imkanı yoktur.Paşa şikayete gelenin derdini dinler, sonra
-Anladım ama tam ne demek istiyorsun?
Kişi tekrarlar sıkıntısını paşa yine dinler,aynı şeyi tekrarlardı.
-Anladım ama tam ne demek istiyorsun?
Anlatan kişi paşanın sıkıntısını gideremeyeceğini anlayınca kalkıp giderdi.
1 – Marko paşanın sorusuyla ilgili olarak,Marko paşanın insanları kırmak istemediği için başından savmak için böyle söylemiş olacağı.
2 – Marko paşanın İstanbula sonradan gelmesi dolayısı ile Türkçeyi iyi bilmediği için böyle yaptığı.
3 – Yaşlandığı dönemde kulağının iyi duymadığı şeklinde yorumlanmaktadır.
Halk arasında hastalık dışında hiç bir sorununu çözmediğinden,Halktan kimin bir sorunu olsa “Derdini Marko Paşaya Anlat” deyimi çıkmıştır.