Eski Yıllarda Adaletin hüküm sürdüğü bir krallık varmış, Bu krallık adalet dağıtmasıyla övünür zengin fakir fark etmeden bu haklara sahip doğan halk hakimlerin verdiği kararlara saygı gösterir ve uyarlarmış. Ülkede insana verilen değerden ötürü garip bir gelenek varmış.
Şehirde Yaşayan bir vatandaş ölürse çan bir kez
Hakim, savcı devlete hizmeti olan birisi ölürse iki kez
Din büyüklerinden biri yada kardinal, rahip ölürse üç kez
Kral ve ailesinden birisi ölürse dört kez çalmaktaymış
O şehirdeki en büyük marketin camları kırılır. Bir kaç kişi tarafından yağmalanır .Market sahibi ise sözü geçen zengin toprak ağası tefecinin birisi olan Mr.William’dır. Olayın olduğu gece sinirinden kudurur polis şefine olayın sorumluların bulunmasını yoksa krala kadar gideceğini söyler. Polis etrafı arar tarar hiçbir iz bulamaz. Dükkânın tam karşısında ise nispeten daha küçük çok fazla ürün bulunmayan fakir babası George baba bulunmaktadır. Etrafta sevilen sayılan parası olmayan bile yardım eden George’a baba lakabı herkese yardım ettiğinden verilmiştir. Bay William ona buna çalışanları ve polis şefine bağırırken George baba
-Tüm bunlara senin aç gözlüğün neden oldu William senin mallarını kimin aldığının? ne önemi var fakir olan herhangi birisi yapmıştır. Bak bende fakirim dedi
Zengin william polis bir şey bulamayınca söyledikleri -İtiraf sayılır. diyerek şikayetçi olur. Olay mahkemeye taşınır herkes bilmektedir ki Yaşlı George suçsuzdur. Halk formalite bir dava görüleceği sonunda adaletin yerine geleceğini düşünmektedir. Mahkeme sürer gider birkaç gün sonunda artık her şey netleşmiştir. Yargıç şüpheliye son bir diyeceği olup olmadığını sorar. Kararını açıklar. Bay williamın bu işte parmağı olduğu bilinmektedir. Yaşlı George tam bir ay hapis cezası verilmekte aynı zamanda yaşlı olduğundan ve hiç hırsızlık yapmadığından ya bir ay hapis cezasına razı olacak yada on altın para cezası ödeyecektir. On altın ise ancak dükkanını satmasıyla mümkün olacaktır. herkes süpriz karara şaşırır çünkü cezayı gerektirecek bir suç yoktur.George mahkemeden satış için zaman ister tam mahkeme dağılmak üzereyken çan kulesi 1..kez dooonk diye çalar kim öldü diye fısıldaşır millet. 2…dooonk aa hakimlerden birimi 3… doonkk yok bizim yaşlı rahip vefat etti galiba 4..dooonk aaa Kralımıza mı? Bir şey oldu. 5…. Doooonkk beş kez neden çalar gidip öğrenelim dediler ve çanın bulunduğu yere gittiklerinde küçük bir çocuk vardı.
Herkes sinirli bir şekilde :
-Ne çalıyorsun boşuna birisi mi öldü hem saymayı da bilmiyorsun galiba Kral için bile dört kez çalınır. Söyle bakalım kim öldü ölen önemli birisimiydi?
Çocuk üzgün bir şekilde:
-Bilmiyor musunuz? Bu gün Kraldan bile önemli bir kaybımız var Adalet öldü